Antalya, 2023 yılının en korkutucu doğal olaylarından birine tanıklık etti. Kısa bir süre içinde hayatları altüst eden dolu yağışı, 45 dakikada şehri adeta bir felaket alanına çevirdi. Yerel halk, dolu öncesinde hayatlarının sıradan akışında devam ederken, aniden gelen bu doğa olayıyla birlikte gözyaşlarına hâkim olamadı. Bu haberimizde, Antalya'daki dolu felaketinin etkilerini, vatandaşların yaşadıklarını ve belediyenin alacağı önlemleri detaylı bir şekilde ele alacağız.
Dolu yağışı, Antalya'nın bazı bölgelerinde aniden başlamasıyla gündemi sarstı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü, bölgedeki hava durumunu açıkladıktan kısa bir süre sonra, gökyüzündeki yoğun bulutlar yağışın habercisi oldu. Dolu yağışının en sert rüzgâra neden olduğu dakikalar, araç sahiplerini, ev sahiplerini ve dükkan işletmecilerini korkutmaya yetti. Şehir merkezinde ve çevre ilçelerde gerçekleşen dolu yağışı sonucunda, birçok araç hasar gördü, çatılarda ciddi deformasyonlar oluştu. Vatandaşlar, sabah güneşinin keyfini sürerken aniden bastıran dolunun korkunç etkilerini hissetmeye başladılar. Sürükleyen rüzgâr, dolu tanelerinin hızla düşmesine ve yerle buluşmasına neden oldu, bu da halkın panik içinde önlem almasına sebep oldu.
Dolu yağışı sona erdikten sonra, şehirdeki manzara endişe vericiydi. Yerlerde yatan büyük dolu taneleri, sokakları kaplıyor, aracını bulmaya çalışan insanlar çaresizce etrafa bakıyordu. Rahat bir gün geçiren aileler, aniden oluşan bu kaosta birbirlerinden haber almaya çalıştılar. Gözyaşları, dolunun yarattığı hasar ve belirsizlik karşısında döküldü. Evinin çatısı zarar gören bir kadın, yaşadığı korku dolu anları anlatarak, "Bir anda dışarısı bembeyaz oldu. Çocuklarım korkarak ağlamaya başladı. Öngöremediğimiz bir felaketti" sözleriyle duygularını ifade etti. Sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlarda, olayın şok edici görüntüleri hızla yayıldı, birçok kişi dolu yağışının neden olduğu hasara dair bilgileri paylaşarak yardım çağrısında bulundu.
Antalya Büyükşehir Belediyesi, dolu felaketinin ardından hasar tespit çalışmalarına hızla başladı. Çalışmalar sonucunda, etkilenmiş olan bölgelerdeki hasar oranları değerlendirildi. İş yerleri, tarım alanları ve konutlar büyük ölçüde zarar gördü. Belediye, özellikle tarımla geçinen çiftçilere destek olacağını belirterek, bu zor günlerde yanlarında olduklarını ifade etti. Yıkılan bahçeler, parçalanan binalar ve kırılan camlar, Antalya'nın canlı atmosferini sekteye uğrattı. Olayın ardından yetkililer, dolu yağışından etkilenenlerin mağduriyetlerinin giderilmesi için çaba sarf edeceğini duyurdu.
Bölgedeki mücadelenin bir parçası olarak, Antalya'daki sivil toplum kuruluşları ve gönüllüler de yardım kampanyaları başlattı. Maddi ve manevi olarak destek olmak isteyen vatandaşlar, adeta kenetlendi. Birçok gönüllü, dolu felaketinden etkilenen ailelere yiyecek, giyinme eşyası ve barınma imkanı sunmak için sosyal medya üzerinden iletişime geçerek yardım topladı. Dolu felaketi, sadece fiziksel hasara değil, aynı zamanda insanların manevi dayanışmasına da neden oldu.
Sonuç olarak, Antalya'da yaşanan dolu felaketi, sadece 45 dakikalık bir doğal olay olarak kalmayacak, yıllar boyunca hatırlanacak trajik bir anı olarak zihinlerde yer edecek. Doğanın gücünü bir kez daha gösterdiği bu olay, yerel hükümet ve halkın dayanışma ruhunu artırdı. Gelecekte benzer olayların yaşanmaması adına gerekli tedbirlerin alınması ve yapıların daha dayanıklı hale getirilmesi için adımlar atılması gerekecek. Antalya'da dolunun bıraktığı izlerin silinmesi ve insanların bu kötü anıların üstesinden gelebilmesi için herkesin desteği önemli olacak.