Afganistan, son günlerde yaşadığı felaketle dünya gündeminde. Gece saatlerinde meydana gelen büyüklük 6.3 olarak ölçülen deprem, ülkenin farklı bölgelerinde büyük bir yıkıma neden oldu. Uykuda yakalanan vatandaşların birçoğu, depremin şiddetiyle hayatını kaybetti. Resmi rakamlara göre, 2 binden fazla insanın hayatını kaybettiği ve binlerce insanın yaralandığı bildirildi. Ülkenin mevcut durumu, uzun süredir iç savaşın etkisi altında olan sağlık ve altyapı sisteminin ne kadar zayıf olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Yerel saatle 02:30 civarında meydana gelen deprem, özellikle Nangarhar, Kunar, Laghman ve Kabul bölgelerinde hissedildi. İnsanlar, uyku hâlindeyken yaşanan bu felaketten tam anlamıyla habersizdi. Birçok evin yıkılması, binaların hasar görmesi ve yolların kapanması, kurtarma çalışmalarını da oldukça zorlaştırdı. Afganistan hükümeti, uluslararası yardım çağrısında bulundu. Birçok ülke, yardım gönderme sözü verdi ve arama kurtarma ekipleri afet bölgesine ulaşmaya çalışıyor.
Bölgeye ulaşan yardım ekipleri, enkaza dönen yapıları araştırarak hayatta kalanları kurtarmaya çalışıyor. Kriz anlarında, uluslararası yardım kuruluşları ve devletler, Afganistan genelinde kapsamlı destek vermek için harekete geçti. Türkiye, Pakistan, İran gibi komşu ülkelere ek olarak, birçok Batı ülkesi de bölgeye yardım ekipleri ve malzeme gönderdi. Gıda, tıbbi yardım ve inşaat malzemeleri gibi ihtiyaçlar, acil olarak temin edilmeye çalışılıyor. Ancak, yaşanan durumun vahameti göz önüne alındığında bu yardımların yeterli olup olmayacağı ise belirsizliğini koruyor. Hükümet yetkilileri, uluslararası yardımın yanı sıra yerel gönüllülerin de yardımlarını beklediklerini ifade etti.
Afgan halkı, uzun yıllar süren savaş ve içsel çatışmaların yanı sıra doğal afetlerle de boğuşmak zorunda kalıyor. Bu tür felaketler, sağlık sisteminin ve altyapının aslında ne kadar kırılgan olduğunu ortaya koyuyor. Uzmanlar, birçok bölgenin uygun inşaat uygulamalarına uymadan iş yapmasının, bu tür doğal afetlerde büyük kayıplara neden olduğunu belirtiyor. Geçmişte yaşanan depremler de benzer sonuçlar doğurmuştu; fakat bu seferki, belki de en fazla can kaybına neden olanı oldu.
Aynı zamanda, sosyal medya üzerinden birçok kişi depremle ilgili anlık bilgi paylaşımlarında bulunuyor. Hayatta kalanların kurtarılması ve ihtiyaçların karşılanmasıyla ilgili güncellemeler, herkesin dikkatini üzerine çekiyor. Deprem sonrası enkaza dönen alanlardan gelen görüntüler, karşılaşılan insanlık dramını gözler önüne seriyor. Sağlık hizmetleri, büyük bir aciliyetle seferber olmuş durumda; ancak, sınırlı kaynaklar ile uzun vadeli çözümler üretmek oldukça zor görünüyor.
Afganistan hükümeti, uluslararası toplumdan bu konuda daha fazla destek talep ediyor. Halkın yaşadığı bu zor günlerin atlatılabilmesi için hem maddi hem manevi desteğe ihtiyaçları bulunuyor. Hükümet, hemen her alandan yardım bekliyor; ancak, mevcut hükümetin uluslararası ilişkileri ve iç politikası bu yardım süreçlerini nasıl etkiler, bunu zaman gösterecek. Ülkenin bu tür doğal afetlere karşı nasıl bir önlem alacağı ve gelecekte olası felaketlere karşı ne şekilde hazırlık yapacağı önemlidir.
Özetlemek gerekirse, Afganistan'daki bu deprem felaketi, yalnızca insanların hayatlarını değil, aynı zamanda toplumun genel yapısını da derin bir yarayla sarmıştır. Yıkımın boyutları ve can kaybı, afet bölgesinden gelen haberlerle her geçen saat artarken, acil yardım ve destek çağrıları özellikle uluslararası kamuoyunun dikkatini gerektiriyor. Afgan halkının bu zor günleri atlatması için gerek yerel gerekse uluslararası toplumun işbirliğine ihtiyacı var. Umarız ki, bu tür felaketler bir daha yaşanmaz ve insanlık olarak daha güçlü dayanışmalar sergileyebiliriz.