20 Kasım, Dünya Çocuk Hakları Günü olarak kutlanırken, Filistinli çocukların yaşadığı acılar ve hak ihlalleri bu özel günün gölgesinde kalıyor. Birleşmiş Milletler tarafından belirlenen bu önemli gün, tüm dünyadaki çocukların korunması ve haklarının güvence altına alınması amacıyla kutlanıyor. Ancak özellikle işgal altındaki Filistin topraklarında yaşayan çocuklar, bu günün kapsamı dışında kalmış gibi görülüyor. Günlük hayatları savaş, çatışma ve hak ihlalleriyle dolu olan Filistinli çocuklar, dünya çocuklarının sahip olduğu en temel haklara dahi ulaşmakta büyük zorluklar yaşıyor.
Batı Şeria ve Gazze Şeridi'nde yaşayan binlerce çocuk, İsrail'in uyguladığı askeri operasyonlar, ev baskınları ve zorunlu göçler nedeniyle her gün hayatta kalma mücadelesi veriyor. Birçoğu eğitim hakkından mahrum kalırken, sağlık hizmetlerine erişim de büyük bir engel olarak karşılarına çıkıyor. Ayrıca, İsrail tarafından yapılan gözaltılar ve tutuklamalar, Filistinli çocukların psikolojik ve fiziksel sağlığını olumsuz yönde etkiliyor. 2023 yılı itibarıyla yüzlerce Filistinli çocuk, hiçbir yargı süreci olmadan gözaltında tutuluyor ve ailelerinden uzakta zor şartlar altında yaşıyor.
Uluslararası kuruluşlar ve insan hakları örgütleri, Dünya Çocuk Hakları Günü’nde özellikle Filistinli çocukların yaşadığı bu ağır koşullara dikkat çekiyor. Ancak yapılan çağrılara ve hazırlanan raporlara rağmen, Filistinli çocukların maruz kaldığı hak ihlalleri sona ermiyor. Bu durum, dünyanın pek çok yerinde çocuklar için kutlanan bu özel günün Filistinli çocuklara ulaşamamasına ve onların seslerinin duyulmaz kalmasına neden oluyor.
Filistinli çocukların haklarının korunması ve geleceğe umutla bakabilmeleri için uluslararası topluma büyük bir görev düşüyor. Çatışmaların sona erdirilmesi, eğitim ve sağlık gibi temel hakların güvence altına alınması, Filistinli çocukların geleceğini güvence altına almanın en temel adımları olarak görülüyor. Ancak bu hedefe ulaşmak için atılacak adımlar, hâlâ belirsizliğini koruyor.